5 Kas 2012

Her Yerdeyiz...



Başlığında dediği gibi, bu kanıyı şu son günlerde fena halde tastikledim diyebilirm sevgi pıtırcığı okurum benim.

Sıralamak gerekirse genel olarak:


Varan I:  Malumunuz dansa başlamıştım hatta bir yazımda ilk provamı da anlatmıştım.buradan bir tıkla ulaşabilirsiniz. Neyse işte dans topluluğumuzda önceden tanıdığım bir çocuk da var. ikinci provamızda su molasında yanıma gelip " eee enişteyle nasıl gidiyor" gibisinden muhabbete girdi. böyle susuzluğumuzu gideridiğimiz bir anda ayaküstü bir eşcinsel dedikodusu çevirdik. o kadar zıpladık diyafram açtık boşa gitmesin. Onunkilerden benimkinden filan derken mola biter ve tekrar çalışma başlar. bu klüpte o benden daha eski olduğu için kıdemliler arasından onu bilen bir kaç kişi varmış. artık beni de bilirler bir kaç provaya bakar :) Çok iyi geliyor ama kişinin o yoğun tempoda kendi gibi hisseden birisiyle paylaşımda bulunması. benim hiç huyum olmamasına rağmen eşcinsellerin dedikoduyu sevme içgüdüsünü taşıdığımdan arada yapmıyor değilim. (dese de inanmayın siz) Zaten sevdiğim iki öge bir aradayken yanına dedikodu ve eşcinsel hayatı da ekleyince provanın yenmesin keyfinden yani. Müzik, dans, dedikodu ve eşcinsellik daha ne olsun. Ben bu klübü beni istediği kadar yorsun bırakmam sanırım. Hee yeri gelmişken gösterimize de beklerim yanisi...


Varan II:  Ailem dediğim birkaç eşcinselden oluşan grubumla haftada bir gün mutlaka alsancakta buluşurduk ve düzenli olarak aynı kafeye giderdik. Ki artık bu monotonluktan gına gelen bizler en son buluşmamızda kararlaştırıp. biz niye kendimize eziyet ediyoruz. biz ki sosyalleşmeyi araç değil amaç edinen bir grubuz. Biz niye kendimize eziyet ediyoruz ayol dedik. (ayol'u ben şuan dedim) Ve demokratik bir oylamayla bir dahaki buluşmanın farklı bir mekan olma arzusunu taşıyarak son buluşmamızdan ayrıldık. İşte yine planlar yapıldı filan buluşalım diye, ama mekan belli değil. Buluşma da taraflar sonbahara özenirmiş gibi teker teker döküldüler ve abimle ben kaldık sadece bulşmak isteyen. eee onunla da oturup konuştuk. sonunda benim dediğim bir mekana gittik. Kalk bu akşam bornova yapalım dedik. ki bilen bilir cumartesi İzmir'de alsancağa gidilir. Biz ne zaman mersine gittik ki hep işlerimiz tersine bizim diyerekten bornovada buluştuk. Yeni açılan kahve diyarını deneyek dedik. koccaman bir mekan ferah ve çok romantik oluyor akşamları. her masada mum ışığı eşliğinde tatlını ve kahveni yudumluyorsun filan. sevgilimi saçlarından sürükleyip karşıma koyasım geldi o an. Kahve diyarı ama waffle, döner, kumru dünyası da içinde simit ve bir kaç dünya daha eklenilcekmiş. sonra içinde Vagon Cafe diye ufak bir vagonun içine 4 5 masalık bir yer ayırmışlar sıpagetti ve meyve suları için. Ve minimum elemanla çalışıyorlarmış, o yüzden sipariş vermek de biraz zorlandık. tecrübesizliğimizden köşe bir yere oturmuşuz sanırım. Peki ilk gidişimize rağmen ben bu kadar bilgiyi nasıl öğrendim işte asıl konu bu. Mekanın ortaklarından birisi abimin uzun sürediir konuştuğu yakın zamanda buluştuğu arkadaş olduğu bir eşcinsel bireymiş. O akşam masamıza geldi bizimle ilgilendi filan. İnsan bi özel hissediyor kendisini. Ya da bana özel sanırım bu duygu. daha önce hiç masama mekan sahibi oturmamıştı :)  Kahve diyarı gibi bir yere git mekan sahibi masana otursun ve onunla ayaküstü yine dedikodunu yap. Yakın zamanda samimi kız arkadaşlarımla da gittim. Onlar da merak etmişler mekanı. Aaa ben biliyorum götüreyim sizi rehberlik yaparım çok güzel dedim. Kaç kere gittin diye sorunca biiir dedim, şaşırdı garibanlar. Ama mekana gittiğimizde selam verip hoş geldin ikilemcim diyen bir şef görünce afalladı yavrularım. Durumu açıklayınca anladılar ne yazık ki. Durumu anlatınca tebi iki dakikalık havam da gitti.İşimizi görüp mekandan çıktığımızda hoşçakal dilekleriyle uğurlanmak da pek bir anlam katmadı egoma :)
Mekan sahibi bir tanıdık daha edindim yanisi bu hafta daha ne olsun...



Varan III:  En ilgincini ve dünya ne kadar küçük eşcinsel alemi daha da küçük dedirten gelişme yi sona sakladım. O kadar karmaşık, gayri meşru bir konu ki nerden başlayayım bilemedim. Neyse bir yerden gireyim ortalara toplarım diyorum ve başlıyorum.

Abim dediğim kişi bana bi gün mesaj çeker ve beni bilen bir arkadaşım sizin okuldan bir tanıdığı vamrış benimle tanıştıracakmış diye. Ben de aaa kimki öt çabuk dedim ve çocuğun anında asl bilgilerine eriştim. Facesine de baktıktan sonra. aa git koş buluş demem bir oldu. Çocuğun okuduğu  bölüm ve yaşıyla ilgili bilgileri alınca bende bir aydınlanma sezinledim tabi ben. Hemen bizim fakültede o bölümde okuyan ve Kahve diyarında rehberlik ettiğim sarışın alevime dedim ki sizin bölümde bu isimde bir çocuk var mı? o da evet ikilem gay dimi o çocuk diye o bana sordu. Ben de evet canım gay ve abimle beğenmişler birbirlerini buluşcaklar dedim. Kız sanki izafiyet tezinin sağlamasının doğruluğunu tespit etmiş kadar sevindi. Ki sarışın alevimle aynı fakülte ve koridordayızdır, doğal olarak çocukla da. Kahve Diyarı buluşmamızda da çocuk hakkında özel bilgileri ve izlenimleri aldım tebi kaçar mı. Yarın oslun abime özet bir mesaj çekerim.

Bir de bu yetmezmiş gibi. Bu çocuk bizim gruptan diğer bir arkadaşımın flörtünün kankası çıkmış. ki arkadaşım o ve kankası bi akşam beraber takılmışlar. Yani çocukla abim buluşcak ama o görene kadar grubun diğer üyeleri çocuk hakkında ondan daha fazla bilgilere sahip. Yavrum sadece fotosunu görüp buluşmaya gidiyor. (yerim ben onu) Şimdi farkettim de biz ne kadar kollektif çalışan bir grubuz  o.O  Düşündüm de biz mi fazla ortamız yoksa o çocuk mu fazla kişi tanıyor? yoksa sadece bir tesadüf mü? kader ağlarını parmak ucunda örmeye mi başladı?



Velhasıl kelam; bir şehirde belli bir süreden fazla kalınca o şehir küçük bir kasaba oluyor senin için. Ben bundan şikayetçi miyim peki?  -Tebiki hayır..İnsan paylaştıkça samimi olur. Bizim için asıl kimlik en zor paylaşılan bir şey olduğundan, yanındakinin, sana hizmet edenin, sınıf arkadaşının, dans eşinin bu yönünü bilmen paylaşımızı daha da kalitelendirmez mi? İnsan paylaştıkça çoğalmaz mı? Çoğaldıkça aslını bulmaz mı? Samimileşme mutluluk getirir mi?

Yeni tanışıklıklar güzeldir. Her yeni doğan gün yeni, samimi, paylaşımcı, sağlam(vs) arkadaşlıklar getirsin...



9 yorum :

Ogaybende dedi ki...

biz eşcinsellerden korkulur onu bilir onu söylerim :D

Unknown dedi ki...

Ehehe:)

Unknown dedi ki...

Ay senin de ne kasıntı sevgilin var öyle, saçından tutup çekmeden gelmiyor mu?

Bu arada her yerde kendinden birilerini bulman kadar güzel bir şey yok ama bu konuda biraz şanslısın diyelim...

fatih amorf dedi ki...

bu kaniya aynen katiliyorum.. dunyaya bizim gibisi saha da gelmez
:-)

fatih amorf dedi ki...

kasintiligindan mi bilmiyorum ama degisik bir sevgiliye sahip oldugumu soyleyebilirim. sacindan suruklme az kalr, iple baglayip zorla yabima getiresm gelmiyor degil hani:-) ahh ah kanayan yarama dokundun canm...


sansima gvenirim canm. o olmasa bu hayati yasiyor olmayabilirdik.

Unknown dedi ki...

Şuan çok asosyal biri olduğumu farkettim.

fatih amorf dedi ki...

aslında ben de çok sosyal değilimdir. sadece bazen üst üste gelir şeyler o kadar. hayıflanmana gerek yok yani canım :) herkesin sosyalliği kendine :P

umuttanesi35 dedi ki...

bence şeytan tüyü var sende ondan bu güzellikleri buluyorsun.

fatih amorf dedi ki...

yok canım o kadar da değilimdir diye düşünüyorum. tamam azcuk şansım yaver gider bu konularda, ama sadece bir şehirde ne kadar uzun süre kalırsan zamanla sana orası kasaba gibi geliyor ve tanıyorsun ister istemez çevreni. hepsi bu kadar yani :)

Blogger Witget