23 Tem 2013

Sessizlik

Hafif kumral her zaman iyidir ;)


Paylaşmak istediğim bir sıkıntım var sadece. İçimi dökmek istedim ben de. Aslında bu anlık bir şey de değil. Hayatım boyunca benimle beraber olan bir sıkıntı. Bilmem kimler okur bunu, kimlerin ilgisini çekebilirim ama... Neyse ben konuya gireyim. Siz de bilirsiniz ki insanlar türlü türlüdür. Bir arada olmamızın sebebidir aslında bu çeşitlilik. Farkında olmasak da bizi sıkı sıkıya kenetler, uyum içinde yaşamamızı sağlar farklılıklarımız. Ama bir özellik vardır ki insanlar bundan şikayet etmeden duramaz, adeta kabullenemezler: Sessizlik.
Sizin de büyük ihtimal anlamış olduğunuz gibi ben, her ortamda mutlaka bir tane bulunan, sessiz, sakin, içine kapanık insanlardan biriyim. En yakın arkadaş(lar)ım ve ailem dışında kimse hayatımda neler olup bittiğinden haberdar değildir. Hatta ailem bile bilmesi gerektiği kadarını bilirler. Sorsanız cevap veremezler hakkımda herhangi bir soruya. Gizemli olduğumu söylersem eğer size, bütün bu durumu olabilecek en çekici ve en güzel haliyle tanımlamış olurum. Çünkü bunun dışında kullanabileceğim tüm tanımlar genelde insanların benden uzaklaşmasına sebep olabilecek tanımlardır. Ben anlatmasam da kendimi insanlar zamanla tanıdıkça uzaklaşıyor genelde zaten. Ben kendime alışmayı becerdim. Ama aynı performansı etrafımdakiler sergileyemiyor.



Kimsenin bana katlanmasını beklemiyorum yanlış anlamayın. Ben zamana ihtiyacı olan biriyim. Gel gelelim insanlar çok aceleci. Çabucak tüketip yaşanabilecek her şeyi bir anda yaşamak, konuşulabilecek her şeyi hemen konuşmak istiyorlar. Ben ve benim gibi insanların sadece sabra ihtiyaçları var. Bunları yazıyorum çünkü internette forum sitelerinde olsun, sözlüklerde olsun sessiz insanlardan yakınılıyor. Bazıları uzak durulması gereken tip olarak tanımlıyor bizi, bazıları sıkıcılığımızdan bahsediyor. Hâlbuki biz bu hayatın belki çekilmez, belki anlaşılmaz ama gerekli olan kısmıyız. Ortamda konuşan birisi varsa onu dinleyen biri de olmalıdır. Çok konuşan birisi benim suskunluğumdan dert yandığı zaman, ben hep onun "dinleyememe"sine üzülmüşümdür. Dinlememek demek bencillik demektir. Dinlemeyen insan sadece kendinden bahseder durur. Acaba hiç bir sorununuzdan bahsederken çözüm arayışınıza katılmayan sözünüzü kesip "Hıı.. Öyle mi?" deyip geçen hemen sonra kendi hayatından bahsetmeye koyulan bir arkadaşınız oldu mu? Olmasın. Eğer karşınızdaki insan sizi dinliyorsa değer veriyor demektir. O kadar bile değilse saygı duyuyor demektir. Ben sadece şunu merak ediyorum keşke bir cevap veren çıksa, neden konuşmuyor olmamız bir sorun? Neden dinliyor olmamızın bir anlamı yok?



Hayatım boyunca suskun bir insan olduğumdan ötürü kendimi suçlu hissettim, suçlu hissettirdiler. Ama şimdi böyle değil ben kim olduğumla gurur duyuyorum. Ve benim gibi insanlara karşı bir parça anlayış istiyorum. Bu kadar.

11 yorum :

Adsız dedi ki...

Çok güzel bir kesit, satırlar arasında kendimi buldum. Susuyor olmamız sıkıcılığımızdan değil, dinlemeyi sevmemizden....
Sakin dostum can blogger iyi ki yazmışsın

fatih amorf dedi ki...

Sakinim sakinim merak etme :)Aklımda ne zamandır verdı da senin yazını okuduktan sonra daha da bi yazasım geldi.

Ben genelde bu tipte birisi olmasam da benim de belli bi kesitimi oluşturuyor bu sessiz olma hali. Beğenmene tekrardan sevindim ;)

ah bi deli olsam dedi ki...

valla hep benim de aynı dertten muzdaripliğim olmuştur. özellikle kalabalık gruplar içinde neredeyse hiç muhabbet etmem yani samimi olduğum grup değilse. başta o yüzden hep melek gibi diyorlar sonra arkasından senin halen düştü baştan böyle değildin diyorlar alakası yok bi kere :P

fatih amorf dedi ki...

Kaytanım Bıyığım, ben de o şekildeyim genel itibariyle hele ki yeni girdiğim arkadaş grubu hetero ağırlıklıysa sesimi yanımdaki zor duyabilir, ama samimiysem de zor konuşursun :)

Bu yazıda daha çok benden olan kısım zamanla bir şeyşer yapabiliyor olmam. Bir de iyi dinleyiciyimdir :)

ah bi deli olsam dedi ki...

sanırım benzer özelliklere sahibiz bu konuda :)

fatih amorf dedi ki...

yoksa bloggerda, yazılarımızda birbirimizi bulamazdık zaten. Hepimiz biraz birbirimize benziyoruz :)

ımtırak ımsı dedi ki...

toplumda en saygı duyduğum kişilerdir sessizler. benden daha çoknuşurlar onlar mesela. her bir hali kelimedir, her bir bakışı ünlem, her bir tebessümü nokta, her kaş hareketi bir soru işareti.

sessizlik erdemine nail olmak için çok çaba sarf eden ben imreniyorum, "sessiz atın çiftesi yaman olur"atasözünü yanlış anlayıp sizleri kendisinden uzak tutan benlik budalalarına acırken

fatih amorf dedi ki...

Ne gğzel de betimlemişsin Imtırak'ım yaa :)) Benims essizliğim daha bi başka aslında. Kimi zaman karşımdakinin konuşmasına izin vermezken kimi zaman kerpetenle tecavüz etsen gık demem. Benim sessizliğim biraz kendimle alakalı duurmlarda ortaya çıkıyor. Fazla anlatan birisi olmadım hiçbir zaman. Kendi hayatım hakkındaki sorulara bile derinlemesine nadir zamanlarda cevap vermişimdir. Biraz değişiğim,ama sizden de bi parçayım demek istediğim bir yazı.

Deniz Su Tiffany dedi ki...

aynen millet çok salak ve aceleci o konuda. Bense onlara istedikleri şeyi verip onlara adapte olduktan sonra kendimi göstermeye başlıyorum ve hepsinin suratı şebeğe dönüyor. Şaşırırken ağızları falan yırtılıyor böyle :D intikamımızı alıyorum hhehhh :P

Ogaybende dedi ki...

Ben de ilk girdiğim ortalarda çok sessiz dururum Takı ortama ısınana kadar ;) yinede fazla dökülüp sacilmadan

fatih amorf dedi ki...

her şey dozunda güzel tabi

Blogger Witget