![]() |
| Hafif kumral her zaman iyidir ;) |
Paylaşmak istediğim bir sıkıntım var sadece. İçimi dökmek istedim ben de. Aslında bu anlık bir şey de değil. Hayatım boyunca benimle beraber olan bir sıkıntı. Bilmem kimler okur bunu, kimlerin ilgisini çekebilirim ama... Neyse ben konuya gireyim. Siz de bilirsiniz ki insanlar türlü türlüdür. Bir arada olmamızın sebebidir aslında bu çeşitlilik. Farkında olmasak da bizi sıkı sıkıya kenetler, uyum içinde yaşamamızı sağlar farklılıklarımız. Ama bir özellik vardır ki insanlar bundan şikayet etmeden duramaz, adeta kabullenemezler: Sessizlik.
Sizin de büyük ihtimal anlamış olduğunuz gibi ben, her ortamda mutlaka bir tane bulunan, sessiz, sakin, içine kapanık insanlardan biriyim. En yakın arkadaş(lar)ım ve ailem dışında kimse hayatımda neler olup bittiğinden haberdar değildir. Hatta ailem bile bilmesi gerektiği kadarını bilirler. Sorsanız cevap veremezler hakkımda herhangi bir soruya. Gizemli olduğumu söylersem eğer size, bütün bu durumu olabilecek en çekici ve en güzel haliyle tanımlamış olurum. Çünkü bunun dışında kullanabileceğim tüm tanımlar genelde insanların benden uzaklaşmasına sebep olabilecek tanımlardır. Ben anlatmasam da kendimi insanlar zamanla tanıdıkça uzaklaşıyor genelde zaten. Ben kendime alışmayı becerdim. Ama aynı performansı etrafımdakiler sergileyemiyor.
Kimsenin bana katlanmasını beklemiyorum yanlış anlamayın. Ben zamana
ihtiyacı olan biriyim. Gel gelelim insanlar çok aceleci. Çabucak tüketip
yaşanabilecek her şeyi bir anda yaşamak, konuşulabilecek her şeyi hemen
konuşmak istiyorlar. Ben ve benim gibi insanların sadece sabra ihtiyaçları var.
Bunları yazıyorum çünkü internette forum sitelerinde olsun, sözlüklerde olsun
sessiz insanlardan yakınılıyor. Bazıları uzak durulması gereken tip olarak
tanımlıyor bizi, bazıları sıkıcılığımızdan bahsediyor. Hâlbuki biz bu hayatın
belki çekilmez, belki anlaşılmaz ama gerekli olan kısmıyız. Ortamda konuşan
birisi varsa onu dinleyen biri de olmalıdır. Çok konuşan birisi benim
suskunluğumdan dert yandığı zaman, ben hep onun "dinleyememe"sine
üzülmüşümdür. Dinlememek demek bencillik demektir. Dinlemeyen insan sadece
kendinden bahseder durur. Acaba hiç bir sorununuzdan bahsederken çözüm
arayışınıza katılmayan sözünüzü kesip "Hıı.. Öyle mi?" deyip geçen
hemen sonra kendi hayatından bahsetmeye koyulan bir arkadaşınız oldu mu?
Olmasın. Eğer karşınızdaki insan sizi dinliyorsa değer veriyor demektir. O
kadar bile değilse saygı duyuyor demektir. Ben sadece şunu merak ediyorum keşke
bir cevap veren çıksa, neden konuşmuyor olmamız bir sorun? Neden dinliyor
olmamızın bir anlamı yok? Hayatım boyunca suskun bir insan olduğumdan ötürü kendimi suçlu hissettim, suçlu hissettirdiler. Ama şimdi böyle değil ben kim olduğumla gurur duyuyorum. Ve benim gibi insanlara karşı bir parça anlayış istiyorum. Bu kadar.




